23 Ekim 2010 Cumartesi

Uçurtma Avcısı


Uçurtma Avcısı
Halit Hüseyni

Kitabın methini çok duymuştum. Sonra Zeliha ve Seda'nın bloglarında  da gördüm. Arkadaşlarımın yazdıklarını okumayanınız varsa lütfen onları okusun, yazdıklarına tamamen katılıyorum. Kitap çok sürükleyici, elimden bırakamadım desem yeridir. Zaten sulu göz biriyimdir, epeyce de gözyaşı döktüm okurken.

Ama yazarın niyeti konusunda kuşkulanmadan edemedim. Yüreğimi dağladı, ağlattı, anlatılan olayların gerçekten olduğuna, bir şekilde yaşandığına da inanıyorum, yine de bazı şeyler vardı kitapta yazarın samimiyetini sorgulatan.

Merak ettim yazar hiç Afganistan'ı görmüş mü? Şoförün kitabın kahramanına sorduğu gibi, gerçek anlamda görmüş mü?  

Her ne kadar kapalı kapıların ardında her türlü rezilliği yapabilir olsa da  üst düzey Taliban görevlilerinden birinin ortalıkta altın köstekle dolaşabileceğine inanabiliyor musunuz? Sakalı olmayan erkekleri bile kabul etmeyen şekil düşkünleri buna izin mi verecekler?

Hepimizin yüreğini dağlayan çocuk istismarı niye bu kadar öne çıkıp babadan oğula geçen bir kader oluyor.

Neden Hitler'e hayran bir çocuk var. Neden bu çocuk sonraki katliamlarda başrol oynuyor. Hitler'den önce Hazaralarla Peştunlar gül gibi geçiniyor muydu, Tutsilerle Hutular hiç mi katletmediler birbirlerini, Pol Pot ondan esinlenerek mi ekti ölüm tarlalarını, Karadziç ve Srebrenitsa neden? Ya  Nixon ona mı öykündü Vietnam'ın her karış toprağını bombalarken ya da Bush vd ..... 

Kitabın kahramanı kültürlerinin nasıl yok edildiğini söylerken Taliban'ın yok ettiği Buda heykellerini örnek gösteriyordu. Merak ettim acaba kaç Peştun, ya da Hazara veya Tacik, Özbek Buda heykellerini kendi kültürleri olarak benimsemişti.

Peki nerede ABD, nerede Taliban'ın ebesi, kirvesi. Çıt yok.

İşin kolayına kaçmış gibi geldi bana yazar. Bir çocuk istismarı koy, bütün anneleri ağlat. Bir Hitler koy, okurların %99,99'unu kalbinden vur. Bombalanan Buda heykelleriyle kültürlerinin yok edildiğinden bahset, tüm entellektüeller mutlu olsun. Bir insanlık dışı ceza sahnesi koy, bütün islamafobikleri yanına al. Sonuna da bir imana dönüş koy da bütün müslümanlar mest olsun.

Çok mu abarttım? Başta da söyledim ya bir yandan bunları düşünürken diğer yandan da göz yaşlarımı tutamadım. Garip bir kitap velhasıl.

Peki neler öğrendim:

Babalarına "babam" diyemeyen çocuklar. "Baba" bunu dedi, "baba" şunu yaptı. Hadi kahramanı anladım, babası onu, o babasını benimseyememişti. Hasan'ın oğlu annesinden bahsederken annem diyordu da babasından "baba" diye söz ediyordu. Bu bir Afgan geleneği mi?

Birkaç yıl önce ABD'de en çok okunan şair'in bir Afganlı olduğunu duymuştum. Merak etmiştim bu Afgan'lı şairi. Sonra öğrendim ki o şair Mevlana Celaleddin Rumi'ymiş. Afganistan'da doğduğunu biliyordum, İranlı mı Türk mü tartışmaları yapıldığını da biliyordum. Bilmediğimse dünyanın onu Afgan şair olarak tanıdığıydı. Bu kitapta da adı o kadar çok geçiyor ki, en azından bu kitabı okuyan herkes onun Anadolu ile olan bağlantısını bilmeden Afgan şair olarak öğrenecek. 

Bir de Nasrettin Hoca, onu da tamamen Anadolu topraklarının meyvesi sanıyordum, öğrendim ki Afganların en sevdiği nüktedan, halk filozofuymuş.

Uçurtma da kışın uçurulurmuş oralarda, hem de bizim uçurtmalarımız gibi havada süzülüşünü görmekten zevk almak için değil, cam tozu sürülen uçurtma iplerinin silah olduğu, gökyüzünde yapılan bir savaşmış onlara zevk veren.

İtalik harflerle yazılmış yerel sözcükler, ortak miraslarımız. Köfte mesela.

Dal parçasına atılan çizik tüm kredi kartlarından, senetlerden çeklerden değerli.

Çocukluğunu birlikte geçirdiğin ama her zaman hizmetkarın olan adamın karısına tecavüz et, sonra kadın bu tecavüzün ürününü kucağına almadan, bu ahlaksız ortamdan kurtulmaya çabalarken  onurunu kaybetsin sonra da kaçtı, fahişe oldu diye suçlansın. En azından bizim Türk filmlerindeki gibi annen öldü de bari çocuğuna. Ama yok, kadın suçlanacak mutlaka. Eşinin namusunu koruyamayan adam da hala sonsuz bağlılıkla hizmet edecek o adama. Şimdi bin beter olabilir ama Afganistan'da kadının adı Taliban'dan önce de yokmuş.

13 yorum:

Unknown dedi ki...

Canım ablam,okudun demek kitabı..Ama nasıl yalın,nasıl güzel anlatmışsın..Nasıl da önemli konulara dikkat çekmişsin..
Senin farkın bu bence,çok iyi bir analizcisin..
Yazdıklarına harfiyyen katılıyorum..
Özellikle Taliban askerinin yaptığı tüm iğrençliklere rağmen,''o kadını''recm zevkle recm cezası ile cezalandırırken ki kısım varya,orda dehşete kapılmıştım..Allah adına bişeyler yaptığını sanan insanların gerçek yüzünü görünce..
Malesef güzel dinimiz öyle insanlar yüzünden,gerici,zorba bir din olarak lanse ediliyor..
Üzücü bir durum..
Ordaki çocuğun sadakati zaten apayrı bir durum..O nasıl bağlılıktır,nasıl muhabbettir..Çözmek zor..
Malesef günümüzde de güçlü olanlar,her işin içinden bir şekilde çıkarken,hakiki mağdurlar,acı çekmeye devam ediyorlar..
Dünyanın düzeni böyle sanırım..
Rabbim her daim hakkı savunup,hakkı yaşayanlardan,son nefesi de dahil doğruluktan ve yolundan ayrılmayanlardan eylesin..

Bayram Kombesi dedi ki...

merak ettim simdi, hemen getirtmeliyim buraya.

nesrin dedi ki...

Biraz karmasik bir kitap sanirim. Biz en iyisi mevlanayi iyice okuyup ögrenelim. bütün dünya onu el üstünde tutarken biz yeterince anlamiyoruz gibi geliyor bana. Sevgiler...

agzı bozuk düşmanı dedi ki...

Sayın Sarkaç,
Büyük bir incelik gösterek bana göndermiş olduğunuz yorumunuzu okudum ve çok teşekkür ederim.
Sizinde saptadığınız gibi,ben hayvanseverleri eleştirmedim,çünkü benimde evimde birisi yavru,iki köpeğim var;yumuk ve pati.
Ben sadece hem yaşlıların,hemde o sokak köpeklerinin toplumumuzda gereken ilgiyi görmediklerini vurgulamak istedim ama sanırım anlatamadım ve bugünkü oluşumlar meydana geldi.
İlginize çok teşekkür ediyor,sağlıklı,başarılı güzel günler diliyorum.
Saygılarımla...

Begonvilli Ev dedi ki...

Kitabı merak ettim. Not aldım, okuyacağım.

aslı dedi ki...

Bir solukta okunacak çok güzel bir kitap. Hatta bulursanız filmini de izleyin derim. Paylaşım için teşekkürler.

yemekbiraşk dedi ki...

bende şüpheleniyicimdir. merak ettim şimdi. Bende burada bir filim seyretmiştim almanca aman allahım kabusum olmuştu günlerce etkisinden çıkamadım üzülmekten... halada yüreğim sızlar. Talibanın kadınlara uyguladığı şeriat altındaki zulmü. Düşünmeksizin politikası... Erkeksiz kadın dışarı çıkamıyor ha bire çatışmalar savaşlar evdeki adam ölüyor 3 kadın nine,anne, kız çocuğu ve yaşadıkları dehşetti.
Güzel dinimiz bu olamaz zorda kalana yardım etmektie bunu öğrendik ve öğretiyoruz çocuklarımıza ne diyim allah yardımcıları olsun.
mutlu pazarlar..

Oznur (100de100 Marifet) dedi ki...

insallah bu kkitabi burda bulup bende alirim
bu sene okadar cok kitap okma istegim arttiki ,nerde kitap gorsem alip okumak istiyorum

Yeşim dedi ki...

Bu ara elimde sürüklenen kitaplar var onları bitirmeden yeni kitap almamaya karar vermiştim ama dayanamayacağım galiba:)

sarkaç dedi ki...

Zeliha'cığım ne kadar onrlandırıyorsun beni. Senin hisseden yaşayan anlatımınla bir kez daha gözümün önünden geçti kitapta yazanlar. Etkilenmemek, dualarına katılmamak mümkün değil. Sadece güçlülerin değil adaletin hakim olduğu bir dünya diliyorum ben de.

Sevgili Bayram Kömbesi, kendini okutan bir kitap, pişman olmazsın.

Nesrin'ciğim, biz değerlerimizin kıymetini bilebilsek, bir de o aşamaya yükselebilsek. Daha başka neye ihtiyacımız olur ki.

Sayın Ağzıbozukdüşmanı,doğanın her parçası ile güzel günlere. Yumuk ve Pati'ye de sevgiler.

sarkaç dedi ki...

Sevgili Begonvilli Ev, öneririm, insanın içini dağlasa da.

Aslı'cığım, filmde sahnelere dayanabilir miyim acaba. Önerini dikkate alacağım.

Sevgili Yemek Bir Aşk, siz bakmayın bana, bazen paranoyalarım tutuyor. ABD'nin Afganistan'da öldürdüğü sivilleri gözardı etmemiz için mi kurgulanmış diye düşünüyorum böyle olunca. Ama anlatılanların bir şekilde olduğuna da inanıyorum. Gerçekten Allah ezilenlerin yardımcısı olsun.

Öznur'cuğum, kitap okumak çok güzel, devam etmelisin öyleyse.

Yeşim'ciğim, sıraya koy bence, hatta öncelik verebilirsin bu kitaba. Çünkü çok çabuk okunuyor. Salı başladım, perşembe bitirdim. O kadar sürükleyici inan.

Tüm ziyaretçilerime sevgi ve saygılar

mine dedi ki...

bin muhteşem güneşini okudum aynı yazarın içim parçalanmıştı ancak afgan bir yazar iyi anlatabilir afganistanı
bu kitap okuma listemde, filmini izlemiş olsam da kitaptan ayrı bir zevk alacağım sanırım

Mevlanın babası Belhten göç ettiği için öyle, moğolların istilasından kaçmıştı yanlış hatırlamıyorsam develer dolusu kitapla göç etmiş Mevlanın nerede doğduğunu tam olarak hatırlayamadım şimdi

Esma Ercengiz dedi ki...

Tam bu kitabı almayı düşünüyordum ben de.. bakalım kaç günde bitecek..

Related Posts with Thumbnails